22 Temmuz 2009 Çarşamba

Ben baptımm :)) bencillik etmiyim biz yaptık....

Bahtsiz baligin yirtik kot pantolon aramalari sonuc vermiyordu kiiiii Dınk!!!! Pek çok şeyden sorumlu devlet bakani arkadas Gözde sorunumuza cozum oldu... Kendimiz yapalim... Her ne kadar kendisi bu fikri baligin kizgin oldugu bir anda ortami yumusatmak icin ortaya atmis olsa da Balik hanim fikri benimsedi ve Gözde'nin becerileirnden faydalanmaya karar verdi... Buyrun gelişen olaylar;


Gözde: Simdi burdan böyle cart diye kesicez sonra cekiştiricez bak.... (Cart sesi gelmez)... (cart sesi yine gelmez).. Bu da biraz kaliteli miymiş neymiş :))


Hayatinda ilk kez kendisi birseyler yaratmaya çalışan aşırı hevesli balık, ne kadar kesici delici alet bulursa getirir. Maket bicagi, makas, biçak, diş fırcasi, törpü,rende, patates soyacagi (!!)


Kendini kaptırmıs balık: Gözdee biraz önce zottirikin agzını yırttım he he he he :))


Balık gaza gelip tüm alet edevatı tekeline almış üstüne bi de hayt huyt seklinde degisik atraksiyonlardadır ki, Gözde elinde gariban bir patates soyucusunu suursuzca pantolona suertmektedir haliyle herhangi bir sonuc alamamaktadır..


Hülyalara dalmış Gözde: Yaaa seninkiler daha güzel oluyaağğğ...
Sessizlik
Akabinde kendine gelen Gözde: her şeyi almışsın da ondan ver bakim şunu hıh!!!



















Anaamm bir suru pislik cıktı sendromuna çözüm:

Elektrik süpürgesi!!!

Evvet bildigimiz süpürgeyle pantolonumuzu fırt fırt süpürüyoruz.. Ama illa benim gibi üzerinizde deneyecekseniz yırtık yerlerden bacagınızı öptürtmemeye dikkat edin aksi takdird kırmızı kırmızı ufak öpücük izleri oluyor :))




İlk kendi el becerimi konusturdugum urun olan bu pantoloncanı pek pek bi sevdim.. 5 6 kere en az giymişimdir yapıldıgından beri... Görmemiş balik olarak sizinle tam bitmiş halini de paylaşmak isterdim amma ve lakin sevgili Gözde üzerimde fotograf cekerken biraz fazla seksapelli kareler almiş, göz zevkiniz acisindan sizi düsünüyorum...




Bu yazida sonuna kadar bize eslik eden tüm sabirli okuyucularimi opuyorum :)) (Yalaka balik:))

Balık hafızalı blogger :)) Sıkıcı balık!!


Kısa bi aradan sonra yeniden merhaba :)


Bendeniz blogunun adını sonuna kadar hakeden bir blog sahibesi oldugumu gosterdim ve son 1 haftadır yazmayı planladigim ne varsa hepsini hepsini unuttum... Evet butun bir cumartesi gecesi lise arkadaslarim surekli benimle ugrastilar, paylasabilicek bi suru malzemem oldu ama ben hepsini hepsini unuttum.. Zaten etmem gereken telefonlar, alınması gerekenler, yapılacaklar bazı insanlar herseyleri unutabiliyorum... Tam tatlı su baligiyim efenim.. Sapsal fishy:)


Su anda televizyonda Bülent Ersoy var.. Programın sunucusuna doktorcugumm diye hitab ediyor yahu... Bıdı bıdı ettiginiz bu mustesna yapıma iştirak etmiş olmaktan oturu cok onore oldum efenim dedi yaa.. Bu kadın sarkı sölerken içip içip kafayı bulasım ama konusurken de yarılıp ayılasım geliyor valla...
Su sıralar kafayı kendime takmıs oldugumdan oturu paylasilabilicek guzel seyleri cok net aktaramiyor olma ihitmalim cok yuksek.. Denizde biraz dalgalanmalar var sanirim :/
Bu arada yakin cevreme cok dile geitirip insnalari da biktirdigim bir konuyu da söylemek isityorum.. engellilere ayrılan park yerlerini işgal eden hıyarlar var ya, özellikle bazilari diplomatik plaka oluyorlar (yesil yazılı CD), hepinizin kafasina karpuz düşsün, insansı ayılar, homo eriktuslar... (homo eriktus= insansı maymun) neden bu konuya böyle cok kizdigimi bilmiyorum acikcasi ama bence insanlik ayibi gibi birsey.
Su siralar kafasi yerinde olmayan blogger tatli su baligi, bu temasiz yaziyi okuyan tum misafirlerine tesekkur eder, zarar verdiysek ozur dileriz :)
Notcuk: Gözde ve ece nin özel istegi üzerine fransızca basliklarimiza ara vermis bulunyoruz.. sizce geri gelmeliler mi !??!




4 Temmuz 2009 Cumartesi

Yaz okulu ve bikaç tuhaflık!!! L'école d'ete et quelque chose bizarre!!! Pfff




Yaz okuluna gitmek suretiyle denizsiz memlekette yaz geciricek İzmirli sendromundayım..İzmir cok sıcak, Ankarada cok cok sıcak.. Yapılıcak bissuru bissuru is var derken kendimi dersler baslamıs buluverdim...Ankara beni pek sıradan karsılamadı tabi, bana bi suru kucuk kucuk cirkin suprizler hazırlamıs essek ankara... Haziran ayı faturası ben tatile gittikten sonra geldigi icin odemedigimden ve otomatik odeme de yapmamıs olaudgumdan elektrklerim kacıvermiş, buzdolabı cozulup bana cici cici birkintiler olusturmus, bankamatik kartımı yutuvermiş bıdı bıdı bıdı... Ankaranın en işlek yerlerinden birisi olan eskisehir yolunda ( 4 gidis, 4 geliş toplam 8 seritli bi bölünmüş yol olur burası) radar uygulaması baslamıs olması... Radara karsı degilim insan gibi arac kullanılması taraftarıyım ama ama ama 8 seritli yolda 50 diye hız sınırı mı olur yaaa.. Gel de strese girme...


Tabii bende balık sansı ve de hafızası oldugu icin basima tuhaf seyler de gelmedi degil...




1.ligi Beymen deki sevgili bayana veriyorum.. Denediğim topuklu ayakkabıya aynada bakarken, o da yanımda çantaları inceliyordu.. Beni söyle bir süzdükten sonraki demeç;


Sevgili bayan: Ayy kızııımm!! Sen o kadar topuk giyersen mazallah travesti gibi olursuuunn!!!

Balık: Hönk!!!!

Cok zayıf ya da cok uzun birisi degilim, o yuzden benzetmeyi tam olarak anlayamadım ya da anlamak istemiyorum. Simdi cok komik gelse de sanırım icten ice kızdım da... Denedigim ayakkabı da yandakidir yani öyle farklı bir model de degil yani... Cık cık cık cıkk.....


Böyle durumlarda edicek laf bulamadıgım sonrada sinirden kudurdugum icin bundan sonra tek basıma alısverise gitmiyceeemm...



2.ligi ise bencillik edip kendime vermek istiyorum...


Yaz okulunda ders aldıgım bina daha önce hic gitmedigim bir bina oldugu icin derse biraz erken gideyim, binada sınıfı anca bulurum diye dusunmustum... iyiki oyle yapmısım cunkuu


-Binada sınıfı bulamadım ve kantin gorevlisi dahil kimse o sınıfı bilmiyordu..

-Binanın bi sekilde girdigim bir kısmı tadilattaydı sanırım, cunku tum ısıklar kapalı ve etraf tuhaf sekilde korkunctu.. 4 sene sonra da olsa okulun karanlıkta korkunc oldugunu farkettim..

- Mimarlık bolumunde nereye gittigini ezberlemiyorsa aynı yoldan geri donmenin imkansız oldugunu farkettim...

-Bölümün orda hic gormedigim bir muze varmıs onu farkettim... O günün kültür kotasını doldurdu...

Sonuc olarak sınıfa ulastım ama 2 kat cıktım, 1 cam koridor aracılıgıyla basa bir binaya gectim, birisi cidden bizanstan kalma gibi gorunen iki kapı da yol uzerindeydi... Sucun yuzde 30u balık hafızamınsa, yuzde 70i de tuhaf mimarinindir der, konuyu fazlaca uzatttıgımı farkeder, gecerim...




3.lüğü de yaz okulunda aldıgım dersin sevgili hocasına vermek istiyorum.. Tahtaya yazdıgı neredeyse tum tahta boyutlarındaki soruyu 3 kola ayırdıktan sonra;

Sevgili Hoca: Evet gordugunuz uzere artık nurtopu gibi (!) 3 tane denklemimiz var... Sorumuzu 3'e böldük böldük eee... eee... İyi halt ettik!!!

Sevgili hocam sıcaktan ve 6. saat ders anlatıyor olmasından dolayı denklemi yanlıs bölmüş akabinde de sacmalamıstır!!!



Kendi kendime kıyak gecip kendi tuhaflıgımı hocamın incisinden öne aldıgım icin özür diliyor, sabır timsali olup yazıyı sonuna kadar okuyanlara opucuk yolluyorum... ( Cok seda sayanvari oldu bu kapanıs:))

2 Temmuz 2009 Perşembe

Le côlon!!! C'est très important :))



Gün: Cumartesi


Yer: Çeşme'de yazlık bahçesi


Akşamüstünün günün deniz ve güneş yorgunluğunun atılması için ayrılmış güzide saatleri...


Ben ve yakın arkadaş Teddy (kişisel nedenlerden oturu ona böyle sesleniciiz :) ) salıncakta otururken, Pucuk ta sandalyede oturmuş gazete okumaktadır...


Bir anda Puçuk ağır hareketlerle sandalyesinden kalkar, çimenlerin üzerine gider, kollarını beline koyar, deriin deriiin uzaklara bakmaya başlar... Bu hareketi çok sexy bir duruşla ve dikkatle yaptığı için Teddy ve Balık bunu çok derin düşüncelere daldı şeklinde algılarlar.


Derken Balık, Pucukun bu romantik duruşuna eslik etmek için gidip ona sarılmaya karar verir.. Teddy de sessizce bu anı fotograflamaya çalışmaktadır... Balık çimenlere adımını atmıştır ki....

PUCUK: NE BU BEE ÇOK AZ KOLON KULLANMIŞLAR BURDA!!!!!

Ne yazıktır ki; Pucuk karsıdaki arsaya yeni yapılan evin kolonlarını saymaktadır.. Teddy dumur olur, Balıksa !?!?!?!!!


Eyyyy mesleki deformasyon sen nelere kadirsin :))